14.12.11

hanemde melek

# ''hanende melek'' gibi bir meleğin olmasını isterdim hanemde.

# kuyucaklı, üzerindeki kürk montu çıkarıp fırlattı içine şeytan kaçmış kalbini soğutmak için...

# ''ne yapsam ne tutsam nereye gitsem...''

# ''ne hasta bekler sabahı, ne taze ölüyü mezar...''

# ''ne doğan güne hükmüm geçer, ne halden anlayan bulunur...''

# zeka ve vefa ile harmanlanmamış güzelliğin incir çekirdeği kadar dahi kıymeti yok gözümde.

# her ölümün ardından bir yıldız kaysaydı gecenin gündüzden farkı kalmazdı.

# ''taş olsaydım erirdim, toprak idim dayandım'' (karacaoğlan)

# bazen çok alakasız anlarda, yarım saniyeliğine de olsa hayattaki tüm sırları çözmüşüm gibi hissediyorum. sonra gene aynı sıradağlar.

# sokakta yürürken gördüğüm 20+x kişinin 20+y kadar hayali var. hepsi de daha güzel bir gelecek için, daha nezih şartlarda ölebilmek için; ama hayatın bir gerçeği olarak bu hayallerin çok çok azı gerçekleşecek. kaldı ki paralel sokaktaki insanlar, karşı caddedeki insanlar... bu boşu boşunalık, anathema'nın şarkısı üzere ''fragile dreams'' beni buruyor, buruşturuyor.

# değer verebileceğim ölçüde değer veren biri olsa hayatımda, hediye olarak dustin o'halloran'ın piano solos albümlerini alırım düşünmeksizin.

# ankara'daki verem vakalarının hatrı sayılır bir kısmından karanfil sokak'ta, dost kitabevi'nin hemen sağındaki gizem müzik mesul. günün her vakti adamı ince hastalığa sevk edecek içlilikte keman sesi yükseliyor.

# 10 kuruşa satılan 40 adet kibrit çöpüyle koca bir otoparkı havaya uçurabilir, 40 daireli bir apartmanın kazan dairesini patlatabilirsiniz.

# eşkal tasvirinde ''çöpçüler kralında ayşen gruda'nın psikopat abileri''ne atıfta bulunacağım günü merakla bekliyorum.

# kurduğum hemen her cümlenin ''ama, ancak, lakin, fakat'' bağlaçlarını içeriyor olması halinin psikolojideki spesifik adını merak ediyorum.

# şahin k'nın en büyük kozu: ''bak sokağa atarım, köpek gibi sürünürsünüz.''

# şairlerin kullandığı kelimelerin %95'ini kahvede çift okeye dönen hakkı dayı da biliyor; fakat o kelimeleri uçlarından düğüm atarak birleştirmek için bir fark ya da farklılıklar gerekiyor ve attila ilhan'la hakkı dayı da tam bu noktada ayrışıyor.

Hiç yorum yok: