bugün mıntıka temizliği yaptım. neredeyse ayda bir çekmecelerimi, dolaplarımı gözden geçirip her seferinde kilolarca kağıt ve ıvır zıvır atıyorum çöpe. bu sefer de iki çöp poşeti kitap, dergi, müsvedde kağıdı, telefonu telef olmuş şarj aleti filan attım. poşetlerin birinde saman kağıtlarına yazmış olduğum günlüklerim ilişti gözüme. alıp okumaya başladım 25 ocak 2010 günü neler yazdığımı (esasında yazamadığımı demeliyim, bildiğim şeyi kağıda aktarmaya dahi çekinmişim)
öykü ve şiir denemelerimi sinirden gülerek okudum. grup isimlerini içeren bir öykü yazmışım mesela. astor piazzolla pizza salonu, the doors çilingir hizmetleri, opeth petrol vs. o zamanki can sıkıntımın boyutlarını henüz anlıyorum. mesela içinde ''oblivion'' kelime bulunan bir akrostiş yazmaya yeltenmişim, iyi ki yeltenişte kalmış. felaket.
my mistakes were made for you dolandı bir de birkaç gündür, aydır dilime. günlükleri okurken de acayip derecede dinleme ihtiyacı duydum. su gibi, nefes gibi, bazı bazı nikotin gibi yokluğunu çekiyorum bu şarkının. her dinlediğimde gözlerimin önünden kendi hayat şeridimin yanı sıra james bond filmlerinden görüntüler de geliyor.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder